Merhabalaaaaar,
Başlığı okuduğunuzda, ne demek istiyor acba? diye geçirmiş olabilirsiniz :D
Ben de yaptığım bu işe girişmeden önce bloglarda görüp, bir gün bunu yapmalıyım diyordum veeee yaptım.
İnanın bana işe giriştikten kısa bir süre sonra "blog için kullandığım ismin hakkını veriyorum" dedim :D
Ne mi yaptım?
Annemin mobilyalarını boyadım.
Mobilyalarını derken, tam deli işi olsun dedim ve salon takımının yanına bir de yatak odası takımını ekliyeyim dedim :D oldu tam deli işi
Resimleri paylaşmadan önce başlangıç hikayemi anlatmak istiyorum.
Annem, yaklaşık 13 yıl önce aldığı takımlarının rengini hiiiç sevmiyordu.Beyaz her zaman istediği renkti ama o gün onları alması gerekmişti.
Ben de blog aleminde dolanıp yenileme çalışmalarını gördükçe bir şeyler beni dürtüyodu :D Galiba deli damarım :D anneme söylüyordum ama o da "olur mu ki?Naasıl durur ki?" gibi sorularıyla hevesimi kursağımda bırakıyordu.
Taaaa ki bu yaz taşınması gerekinceye kadar.
Boyamayı nasıl yapsak ii olur?Püskürterek mi?Fırçayla yaparsak dalga kalır mı?
O kadar çok karar verip daha sonra profesyonellere bırakalım diye vazgeçtik kiii.
En son, amaaaaan dedik.Yaptıralım gitsin...
Sadece dedik :D çünkü aldığımız fiyattan sonra vazgeçtik :D
Annem, olsun boşver çoluk çocuk zor olur dedi.Ben tabe kafama koydum, bir de meraktan ölecem :D Yapabilecek miyim?Mobilyalar nasıl görünür? vs.
Yok dedim yapalım, bir şekilde hallederiz dedim.
Resim mezunu, AKM'de dekorasyonla ilgili bir işi olan(tam adını bilemiyorum,kusura bakma Şenol ,) ) kuzenim var.Onu arayalım soralım, fikir alalım dedim.
Şenol, zımparasız olmaz dedi ve ertesi gün büyükçe, profesyonel bir zımparayla geldi ve sadece iki gün zımparayala uğraştı.
Onun önerisi selülozik boya oldu.Evde iki tane çocuk ve bir sürü iş olduğu için ve boyanın kuruma süresini göz önünde bulundurunca ben onu istemedim.Su bazlı boya kullanmayı önerdim ama onunda dalga bırakma riski vardı. Daha önce yine blogger bir arkadaşım olan
Şenay'cım, evdeki amerikan kapıları zımparalamadan boyadığı bir boyadan bahsetmişti.
JOTUN marka bu boyayı araştırdım.Ahşap dış cephe boyasını önerdiler.Tutunma gücü o kadar iyi ki zımparaladığım bir çok parçayı keşke zımparalamasaydık dedik :D
Odadan balkona çıkartamadığımız büyük bir kaç parçayı zımparasız boyadık.Sonuç diğerleriyle aynı oldu ama daha sonra başına bir şey gelir mi bilemiyorum :D
JOTUN, diğer markalara göre biraz pahalı ama kesinlikle çok kaliteli :D
Gelelim neler yaptığımıza :D önce zımpara(eğer jotun kullanacaksanız bence hiç gerek yok)
sonra tam 6 kat astar :D ne kadar çok kat olursa işiniz o kadar profesyonel oluyor.Üşenmeden boyayın derim :P
Ben iki çocuk ve taşınmak üzere olan bir evde bunu başarabildiysem...
Annem sürekli bitmicek,keşke girişmeseydik gibi bir ton moral bozucu cümle kursada pes etmedim :D
İşimiz 3-5 gün sürünce o binlerce defa pişman oldu ama o kadar parça bir günde boyanamazdı :D
daha sonra destek kuvvet çağrılarına başladı :D Önce sevgili Candoğan daha sonra işin büyüğünü paylaştığım halam el attı veee sanırım 6. günün sonunda işimiz bitmişti.Süreç olarak daha fazla ama iş başında olduğumuz, tam gün olarak herhalde 4-5 gündür.Korkmayın yane :D
O kadar karışıklıkta çok fazla resim çekemedim.En kötüsü ne biliyor musunuz?
Demonte halde bıraktığım mobilyaların yeni eve yerleşmiş halini halâ göremedim :/
Sevgili kardeşimde sadece salona ait iki resim yollamış.Bu kadar laftan sonra yeter artııııııık dediğinizi duyuyoruuum :D
İŞTEEEEEEEEEEEE
Bir tek bu televizyon sehpasını boyamadık çünkü onun alttaki haline bayıldık ve eskitme olarak bıraktık.Sizce nasıl?
Heeeee! söylemeyi unuttum.Altı kat astardan sonra çooook ince zımparayla özellikle masa ve konsol gibi üzeri kullanılacak eşyaları elle hafifçe sürterek zımparaladım ve son katı daha yoğun olarak sürdüm.
İşte bu da salonda yerleşmiş halleri
Yorumlarınızı çok merak ediyorum amaaaaa :D
Sevgileeer